Pazar’ın sürdürülebilir ve yaşanabilir geleceğine yönelik katılımcı bir anlayış getiren, kent ve yaşam kalitesini geliştirme amacı taşıyan Pazar Kent Meclisi, Minerva Hotel Salonu’nda toplantısını gerçekleştirdi.

Pazar Kent Meclisi Yürütme Kurulu Ezgi Vatandaş, Turan Engin, Süleyman Bayraktar, Okay Karahan, Devrim Şahinbaş’tan oluştu.

Konuyla ilgili yapılan yazılı açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

“PAZAR’IMIZA SAHİP ÇIKIYORUZ!

Kimiz? Pazar’ın evlatlarıyız. Pazar’a ilişkin kaygıları aynı zamanda umutları olanlarız. Nerede yaşarsak yaşayalım Pazar bizim kalbimizdir. Yerel yönetim ve yerel örgütlenme anlayışı itibariyle Pazar’ı sahipsiz görüyoruz. Pazar’ın evlatları olarak Pazar’a sahip çıkmak istiyoruz. Pazarlıların her düzeyde Pazar’a dair sözünü söylediği, yönetime katıldığı bir Pazar demokrasisi istiyoruz. Bunun için bir araya geliyoruz.

Pazar; sosyal, kültürel, ekonomik, ekolojik, kentsel kimlik ve mimari açıdan fazlasıyla sorunlar yaşayan bir ilçemizdir. Sıkışan, daralan, silueti bozulan, denizle ilişkisi kopartılan, kent kimliğini ve kültürel karakterini yitiren, plansız, çarpık yapılaşmaya maruz bırakılan, altyapısı yetersiz bir ilçemizdir. Havaalanının açılmasıyla birlikte, olanaklar kadar sorunları daha da ağırlaşan ve buna dair bir planlamanın olmadığı, gençlere ve kadınlara yaşam alanları sunamayan, tiyatro ve konser gibi sanatsal etkinlikler için salonu olmayan, akşam saat beşten sonra sosyal hayatı biten, tarikatların ve cemaatlerin kuşatmasında yaşayan, gençler arasında uyuşturucu madde bağımlılığı artan bir ilçemizdir. Çevre sorunları giderek derinleşen, sel ve heyelan tehlikesi daha da artan, çay üretimi ve Çaykur’un geleceğine ilişkin önemli kaygılar yaşayan, balıkçılığı bitmekte olan ve sorunları giderek çeşitlenen ve ağırlaşan bir ilçemizdir. Pazar Kent Meclisi; Pazar’ın bütün bu sorunlarını gören, çözüm için önermeler sunan, ortak politikalar geliştiren, ilçemize her yönüyle sahip çıkan, özgürlükçü, eşitlikçi, dayanışmacı, demokratik, laik değerlerin hâkim olduğu bir Pazar’ı amaçlayan kolektif bir iradeyi ortaya çıkarmayı hedeflemektedir. Pazar Kent Meclisi, yerel alan ve sorunlarla sınırlıdır. Yerel yönetim meselesini belediye ve kent merkezi ile sınırlı tutmaz, köyleri de çalışma alanı içerisinde görür. Pazar Kent Meclisi birey hukukunu esas alır. Partiler üstüdür. İçerisinde yer alan kişilerin kendilerine ait parti ve siyasi kimliklerinin olması, bu oluşumu bağlamaz, etkilemez. Pazar Kent Meclisi’nin bir parti veya çevrenin sesi olmaması, onun bir sesinin olmadığı anlamına gelmez… Bizim sesimiz, Pazar’ın dertlerini haykırıp çözüm arayan bir ses olmak zorundadır. Yani partiler üstü olmamız, siyaset üstü olduğumuz anlamına gelmez.

Pazar için olmasını istediğimiz her şey siyasete dâhildir ve bu siyasetin adı ‘Pazar Siyasetidir. Kent Meclisimiz ilçe dışında yaşayan Pazarlıları da kapsar, genç ve kadın katılımını önemser. 48 köy 12 mahalleden, İstanbul, Ankara, İzmir vb. ve meslek örgütlerinden seçilmiş temsilcilerle kendisini örgütler. Sonraki kuşaklar büyüdüğünde onlardan duyacağımız şu cümle bizim en büyük ödülümüz olacaktır: “Ağabeylerimiz, ablalarımız ve bizden önceki büyüklerimiz ne iyi etmişler de bu güzel yolculuğunu başlatmışlar.” Evet, hep beraber bir yolculuğa çıkıyoruz... Bu yolculukta kendimizi ve Pazar’ımızı yeniden keşfedeceğimize inanıyoruz. Neşe dolu, sevgi dolu, insanı ve doğasıyla barışık, yaşanabilir bir Pazar’ı hep beraber kuracağız. Başka bir Pazar Mümkün.”

PAZAR’IN KENTSEL DÖNÜŞÜMÜ VE PLANLAMASI ÜZERİNE

“İlçemiz Pazar’ın, çarpık kentleşme ve eskiyen yapılarıyla siluetinin bozulması, deniz ile kopan ilişkisi, sosyal, kültürel ve spor alanlarının eksikliği kentsel dönüşüme ihtiyaç duyduğunu açıkça göstermektedir. Ancak bu dönüşüm planlamasının eski olanı yıkıp yeni binalar yapmaktan öte bir donanıma, disiplinli bir analiz temeline sahip olması gerekmektedir. Çünkü kenti ancak iki temel kavram etrafından çözümlemek mümkündür, bu iki kavram yapı ve yaşamdır. Fiziksel, ekonomik, sosyal ve kültürel bir sistemler bütünü olarak kent, yapıyla birlikte yaşamın da inşasına denk düşmektedir. Kent ne tek başına yapılar, binalar sistemidir ne de yalnızca toplumsal hayatın akışıdır. Her iki unsurun iç içe geçtiği, birbirine dokunduğu, birbirine anlam kattığı bir kesişimin adıdır kent. Bu doğrultuda ilçemizde planlanmakta olan kentsel dönüşüm projesinin, yapının ve yaşamın yani fiziksel ve sosyal olanın ayrıntılı analizi ile gerçekleştirilmesi gerekmektedir. İlçemiz Pazar’da, devletin anayasal görevlerinden birisi olan sağlıklı, güvenli ve yaşanabilir kentler kurulması için, insanı temel alan bir kentsel dönüşüm süreci yürütülmelidir. Doğal varlıkları, ekolojik, tarihi, kültürel, toplumsal değerleri koruyan yerleşim politikası temelinde bütüncül bir planlama yaklaşımı ile Pazar halkının katılımı ve Pazar halkının ihtiyaçlarını göz önüne alan bir planlama süreci başlatılmalıdır. Bu süreç yapı stoğunun iyileştirilmesinin yanı sıra kentin ihtiyacı olan sosyal ve kültürel gelişimine de katkı sağlamalıdır. Kent, kendisine yönelik her türlü müdahaleyi gerçekleştirenlerden çok orada yaşayan halka aittir. Kent, kendisini şekillendirme müdahalesinde bulunanlardan daha fazla, bu müdahaleye maruz kalanlara aittir. Bu durum bir varsayımdan çok bir hakikattir. Halkın, yaşadığı kent üzerinde bireysel uygulama ve dönüştürme imkânı çok fazla olmasa da tasarruf hakkı vardır. Bu hak en yalın haliyle “kent hakkı” olarak ifade edilmektedir. Yaşadığı topraklar üzerinde yapılacak fiziksel ve beraberinde gelecek sosyal değişimlerde söz hakkına sahip olmak Pazar halkı için de şüphesiz meşrudur.

Bu doğrultuda; · Kentsel dönüşüm süreçleri şeffaf olmalı, karar alma ve planlama süreçleri tüm Pazar halkı ile paylaşılmalı,

· Bir sahil kenti olan Pazar’ın deniz ile olan ilişkisi güçlendirilmeli,

· Coğrafi özellikler, tarih, kültür ve yaşam ile biçimlenen “kent kimliği” dikkate alınarak planlamalar yapılmalı,

· Pazar’da uygulanacak dönüşüm projelerinin sonucu sosyal dışlanma ve mekânsal ayrışmaya yol açmamalı,

· Pazar halkının kültürel özellikleri ve yaşam biçimlerine uygun ve Pazar’a özgü kentsel mekânlar üretilmeli,

· Kentsel dönüşüm sonucu halkın yaşayabileceği olası mağduriyetleri ortadan kaldırmak için kamu kaynakları kullanılmalı,

· Zemin yapısı nedeniyle risk taşımayan, yalnızca yapı güvensizliği ve kentsel mekânın niteliksizliği nedeniyle dönüşüm projesine konu olan yerlerde, proje alanında yaşayan ve ticari faaliyetlerini yürütenlerin uygulama sonrası yine aynı bölgede kalabilmeleri sağlanmalı,

· Kentsel dönüşümle ortaya çıkan maliyetleri karşılayacak durumda olmayanlar için ödeme planlamaları ödeme gücünde düzenlenmeli, · Sosyal donatı ve rekreasyon alanları yaratılmalıdır. Bizler Pazar Kent Meclisi olarak, Pazar’da uygulanacak projelerde yukarıdaki ilkelere uyulmasını talep ediyor ve süreci yakından takip edeceğimizi kamuoyunun bilgisine sunuyoruz.”